Ertesi gün durağımız Akdeniz’in diğer incisi Monaco & Monte Carlo.
Monaco trenle Nice‘den yarım saatlik bir mesafe. Yol üstünde Eze’ye de uğrayabilirsiniz ancak biz o ziyaretimizi ertesi güne aldık.
Fransa’nın bağımsız devleti olan Monaco Prensliği; 4 semtten-Monaco Ville, Monte Carlo, Fontvielle ve La Condamine- oluşuyor. Yukarı tepede bulunan Monaco Ville’ye manzaranın keyfini çıkara çıkara yürüyoruz.
Yukarıda Prenslik Sarayı gayet sade mimarisi açıkçası bizi şaşırtıyor. Biz içini gezemedik ancak bahçeden aşağıdaki manzarayı seyretmekten kendimizi alıkoyamadık.

Buradan ayrılıp sokakların arasında dolaştıktan sonra aşağı limana doğru yürümeye başlıyoruz. Limanın ve Formula 1 yarışlarının yapıldığı pistin yanından geçerek kumarhaneleri, lüks alışveriş mağazaları, restoranları ile ünlü Monte Carlo’ya geçiyoruz.
Arkamızda havuzları, palmiyeleri ile geniş bahçeler önümüzde “Monte Carlo Casino“su. Gelmişken oynamasak da içini görmeden olmaz hesabı bu ünlü kumarhaneye giriyoruz.
Çıktığımızda dışarıda meydandaki Cafe De Paris’de biraz soluklanıp tekrar Nice’e geri dönmek üzere yola koyuluyoruz.